ALİ ŞERİATİ

Ali Şeriati Hüseyniye-i İrşad

Kull. Adı    

:

Şifre 

:  
     

Yeni Üye - Şifremi Unuttum

Modernizm’le Hesaplaşma Çabasında Bir Aydın: Ali Şeriati Portresi / Aydın HIZ
Kendisi Olmayan İnsan
Dünya Görüşü ve İdeoloji
Şia
İran ve İslam
Tüm medyalar için tıklayınız...
Tefsir Dersi

Sesli ve Görüntülü Medya

Ali Şeriati Belgeseli
Belgesel

Tüm Arşivler İçin Tıklayınız...

HACC
Ne Okumalı? -Dört Aşamalı Alternatif Bir Okuma Programı- / Ali BULAÇ
Aşk ve Sevgi... / Dr. Ali ŞERİATİ
Bir Kez Daha Ebu Zer
Hangi Kur’an / Ali ŞERİATİ

İSLAM BİLİM DERSLERİ BAŞLIYOR

TARİH :19-03-2009

23.03.2009 tarihinden itibaren İslam Bilim dersleri başlıyor

Dr. Ali Şeriati'nin İslam-Bilim adlı konferanslarından oluşan eserini dersler halinde yayına hazırladık. Site üyelerimiz ve ziyaretçiler burada yayınlanacak dersleri takip edebileceklerdir. Pazartesi ve Perşembe günleri yayınlanacak olan dersleri muntazam takip edip tartışan takipçiler muayyen bir vaktin sonunda bu önemli dersleri bitirmiş olacaklardır.

Derslerin bitiminde takipçiler tarih bilinci, tarih felsefesi, toplumsal tevhid ve toplumsal şirk, ideal insan, toplumbilim, tevhidi dünya görüşü, altyapı ve üstyapı, ideoloji olarak İslam, varoluşçuluk, materyalizm, alinasyon, Marksizm gibi birçok önemli konu hakkında önemli bilgiler edinmiş olacaklardır. Hem derslerin takibi hem de dersler üzerine yapılacak tartışmalarla Doktor'un öğrencileri olarak O'nun fikirlerini tanımış, tartışmış ve belki ümidimiz odur ki ilerilere taşımız olacağız
hgs bakiye yükleme
trafik cezas? ödeme
kredi kart? borç sorgulama
kredi kart? borç sorgulama
yap?kredi kredi kart? borç sorgulama
tl yükleme
hgs yükleme


detay
Tüm haberler

.....................................................

ÜYE OLUN

TARİH :17-03-2006

Siteye üye olun yeniliklerden hemen haberiniz olsun.
hgs bakiye yükleme
trafik cezas? ödeme
kredi kart? borç sorgulama
kredi kart? borç sorgulama
yap?kredi kredi kart? borç sorgulama
tl yükleme


detay
Tüm haberler

.....................................................

TARİH : -- tarihinde tarafından gönderildi...
WEB :
Ülke :
Şehir :



.: Yazarlar :.
İnsanlığın Kısa Tarihi: BÜYÜK RESİM

Hayatı, tarihi dört evreye ayırmak mümkün. Her evrede işler giderek kötüleşmiş gibi görünüyor. Hızlanarak artan üstel fonksiyon grafiklerini savaş, kaos, mutsuzluk için de çizebiliyoruz sanki. Bu sürdürülebilir olmayan gidiş bir şekilde duracak, hem de çok yakında.

Ne kadar süredir var olduğumuz hakkındaki tahminlerin ortalaması 100 bin yıl. İster maymundan gelelim, ister Adem’den, çok uzun bir süreyi avcı-toplayıcılıkla geçirdik. Çok kısa bir süredir tarım yapıyoruz. Ve çok çok kısa bir süredir madenleri kulanıyoruz. Varoluş tarihimize geniş açıdan baktığımızda ise sanayinin yeryüzünde adeta bir kaç dakikadır var olduğunu görüyoruz. Çok yeni ve bize çok yabancı bir ortamdayız. Genlerimiz, bedenlerimiz “ilkel” diye kestirip attığımız ve hakkında çok az şey “hatırladığımız” hayata göre ayarlı. Bunu inkar edemeyiz. Peki nereye doğru gidiyoruz? Önce nereden geldiğimizi düşünelim. Geçirdiğimiz aşamaları özetliyor ve gelecek için öngörü yapıyorum:

I

Avcı-toplayıcı kabile:

  • Sınır yok, para yok, mülk yok, ordu yok, dolayısıyla vergi yok.
  • İşbirliği var, meslekler yok.
  • Tek baskı ve kontrol unsuru yaşlıların kuralları.
  • Düşman kabilelerin baskısı(tehlike duygusu) belirgin değil.
  • Doğayla barışık hayat sürülüyor. İnsanlar doğanın parçası olmayı kabullenmiş.
  • Zinde(fit) olan kabileler zinde olmayanları yok ediyor. Ancak bu hayatın itici gücü değil. Hayat daha çok kabile içi ilişkilerden ibaret. Bireysel zindelik önemli. Toplumsal zindelik kavramı yok.

II

Çiftçi toplum:

  • Mülk var, para var, sınır var, ordu var, dolayısıyla vergi var. Hükümetin herhangi bir çeşidi var.
  • İşlev yönünden iki çeşit birey var: Çiftçi ve meslek sahibi. Meslek sahiplerinin, ordu ve hükümetin barınması için şehir var.
  • Baskı ve kontrol unsurlarınin ilki, tamamen serbest monarktan düzenli yasalara kadar geniş bir yelpazedeki erk. Diğeri ordu.
  • Toplum doğayı sömürüyor. Ancak nüfusun azlığı, enerji kaynaklarının olmayışı ve diğer kabilelerle/tebalarla rekabet nedeniye bu sömürü genelde doğanın telafi edemeyeceği ölçüde değil.
  • Tarım nedeniyle doğal kaynaklara ihtiyaç var, dolayısıyla toprak değerli. Tarımın, yerleşik olmanın ve doğayı sömürmenin verdiği avantaj nüfusu yavaş yavaş artırıyor.
  • Bu iki nedenle kabileler arasında belirgin çekişme var. bireylerin üzerinde bu rekabetin yarattığı baskı var. “Hayata kalma” işlevini toplum hep birlikte yerine getirmeye başlıyor. Toplumsal zindelik kavramı var.

Devlet/imparatorluk:

  • Çiftçi toplumların birleşmesi ya da bir büyük yağmacı toplum altında toplanmasıyla oluşuyor. Çiftçi toplum özellikleri devam ediyor. Ordu, vergi, mülk, “hayatta kalma” işlevinin vekaleti önem kazanıyor. Hayata ezici bir otorite hakim.
  • Otorite toplumsal işbirliği düzenini sömürüye dönüştürmeye başladığı için sık sık meşruiyetini ve toplumun rızasını kaybediyor. Halk, yöneten ve teba şeklinde başlıca iki sınıfa ayrılıyor.
  • Toplumsal zindelik kavramı hala var.

Hammurabi yasaları / Sanayi toplumu yasaları

Hammurabi yasaları / Sanayi toplumu yasaları

III

Sanayi toplumu:

  • Tamamen tarım, mülkiyet ve doğal kaynakların sömürülmesi üzerine kurulan toplumsal düzen.
  • Millet kavramı ortaya çıkıyor. Doğa sömürüsünün yanında enerjinin ve enerji dolayısıyla maden kaynaklarının büyük ölçüde kullanılmaya başlaması nüfusu çok artırıyor. Artan nüfusun ihtiyaçları ve doğal kaynak tüketimi nedeniyle sömürge kavramı ortaya çıkıyor. Bu iki neden dolayısıyla milletler arasında savaşlar olağan hale geliyor.
  • Milletlerin bağlılık duygusu “hayatta kalma” işlevinin tamamen otorite tarafından yerine getiriliyor olması nedeniyle artıyor. Vatanseverlik kavramı ortaya çıkıyor.
  • Toplumun tamamı mesleklere ayrılıyor. Çiftçilik sadece bunlardan biri haline geliyor. Meslekleşme ve enerji kullanımı nedeniyle bireysel hayatta kalma işlevi tamamen köreliyor. İşlev tamamen otoriteye ve toplumun kalanına devrediliyor. Avcı toplayıcı kabiledeki gönüllü ve eşit koşullu yardımlaşma yerini toplum için çalışmaya bırakıyor.
  • Topluma hizmet toplumsal zindeliği artırıyor. Çünkü tehdit algısı ve rekabet çok yüksek.
  • Bu dönem doğal kaynak kullanımı ve toplumun mesleklere bölünmesi nedeniyle ilk kez mülk ve para birikimi görülüyor. Yöneten ve yönetilen sınıflaşması yerini varlıklı ve varlıksız ayrımına bırakıyor.
  • Bu dönemde hayatı düzenleyen kurallar belirginleşip karmaşıklaşıyor.

Geç dönem sanayi toplumu/küresel dönem(geçiş dönemi):

  • Meslekler ve uzmanlaşma artıyor. Çiftçilik tamamen ticari bir seçime dönüşüyor. Avcı toplayıcı ve çiftçi toplum zamanındaki kendine yeten, hayatta kalmaya yönelik çiftçilik ortadan kalkıyor. Mülk ve varlık birikiminin hiç görülmemiş seviyelere ulaşması varlıklı kesimin toplumsal otoriteden daha güçlü olmasına yol açıyor.
  • Bu dönemde yapay para kullanılmaya başlanıyor.
  • Çiftçi toplumdaki yöneten ve teba ilişkisi yerini şirket sahibi ve şirket çalışanı ilişkisine bırakıyor. Çiftçi toplumdaki mülksüz ve mülk sahibi olarak tanımlanabilecek sınıflar(varlıklı-yoksul) hala var. Yüksek enerji ve doğal kaynak kullanımı nedeniyle(hayat standardı) yönetenlerin muazzam gücü karşısında birey tehdit de hissetmiyor, bu hayatın  doğayı geri dönülmeyecek şekilde yok ettiğini de.
  • Toplumların rekabeti yerini işbirliğine bırakıyor. Dolayısıyla bireyin tehdit algısı azalırken otorite, bireyin koşulsuz itaatinin sürmesi için bu boşluğu dolduracak yapay tehditler üretiyor/sunuyor. Rakip toplumların tehdidi yerini sadece meşruiyetini kaybetmeye başlayan otoritenin tehdidine bırakıyor. Bireyin içinde bulunduğu koşullar -örneğin artık öğrenmeyi olanaksız hale getirecek kadar karmaşık kurallar, gerçekle sahtenin ayırt edilememesi, hayat yüksek standardının bir çeşit uyuşturucuya dönüşmesi- bunu algılamasını güçleştiriyor. Çünkü ilk defa bu dönemde hayatta hiç bir şey “göründüğü gibi değil”. Bu noktada insanlık diğer aşamaya geçiyor.

IV

Totaliter dünya devleti ve uygarlığın sonu:

  • Önceki dönemde dünya varlıklarının büyük çoğunluğu kapitalist sanayi toplumunun “karmaşık” süreçleri(banka gibi) sayesinde çok küçük bir azınlığın eline geçmişti. Bu muazzam gücü kullanan azınlık toplumsal otoriteleri tamamen himayesine alıyor ve kendi programını uygulatıyor. Fazlaca kullanılan dünya kaynaklarının tükeneceğini bilen bu azınlık kalan kaynağı “mülksüz tebayla” paylaşmak istemiyor ve uygarlığın her eylemini, her sürecini kontrol edebileceği merkezi dünya hükümetini kuruyor. Gerçeküstü rakamlara ulaşmış olan dünya nüfusunu azaltmak için merkezi otorite eliyle programlar uyguluyor.
  • Bireylerin diğer milletlerle ilgili tehdit algısı iyice zayıflıyor. Bireyin hayatındaki tek tehlike algısı merkezi otorite. Çünkü hayatta kalmak için toplumsal otoritenin sağlayacağı diğer milletlerden korunma işlevine, dolayısıyla toplumun zinde olmasına ihtiyaç ortadan kalkıyor.
  • Tükenen doğal kaynaklar toplumun yardımı olmadan hayatta kalma yetisine olan ihtiyacı diriltiyor. Ancak sanayileşme sürecinde kendine yeten çiftçilik yok olduğu için geri dönüş çok zor hale geliyor.
  • Senaryo 1: Tehlikeyi algılayan bireyler artık hiç meşruiyeti ve gereği kalmamış olan toplumsal otoritenin vekaletini kullanmadan harekete geçerler ve hakim sınıfı yıkar/kendilerini kurtarırlar. Millet olarak ya da milis kuvvetlere sahip küçük bağımsız toplumlar olarak hayatta kalmayı öğrenirler. Doğal kaynak kıtlığına dayanabilmek için zorunlu olarak sürdürülebilir bir hayat kurarlar.
  • Senaryo 2: Otorite son bir kaç bin yıllık aralıksız başarısını devam ettirir. Yönetilenler süreci algılayamaz. Dünya nüfusu ani olarak azaltılır. Kalan nüfus köle olarak mülk sahiplerine hizmet edeceği yeni bir düzende yaşamaya devam eder. Kalan doğal kaynak azınlık arasında yüksek hayat standardının devam ettiği bir düzende paylaşılır. Kalan nüfus çiftçi toplumda bile görülmemiş sefil bir hayat sürer. Efendi ve köle arasındaki eşitsizlik büyük boyutlara ulaştığı için toplum ahlaki ve insani olarak tarihte eşi görülmemiş düzeylere iner. İnsanlar birbirinden coğrafi ve fiziksel olarak da ayrıldıkları mutlak iki sınıfa bölünürler: Yüz binden az sayıda homo sapiens supernus ve yaklaşık bir milyar homo sapiens mancipium.
Büyük Çöküş...

         -        

 


Bu Yazı 13390 defa okunmuştur
 

 Bu haber için toplam 196 yorum yapılmıştır...

şeriati nurettin meriç 27-02-2010, 10:56:31
evet güzel bir özet verilmiş ama yine eksiklik var gibi...umutla devrimle
 
Akif 17-03-2010, 23:47:59
Her iki senaryo da cok yüzeysel geldi.Ihtimaller dahilinde olsa da,sadece iki tane ileriye dönük "ya...ya da..." seklinde olmayacaktir.Daha farkli secenekler de mevcuttur.Bunlara deginilmemis olmasi ise yazinin, istenileni kabule sürükleme güdüsü ile yazilmis oldugu düsüncesine sürüklüyor.Ölümü gösterip sitmaya razi etmek bu degilse,nedir?
 
 

BU KATEGORİDEKİ DİĞER ESERLER

Mehmet Akif ve Düşündürdükleri / Şuayip MEKEÇ
Sol ve Liberal Muhayyile / Ali BULAÇ
Cüzzamlıyı İyileştirdiyse Zalimliğine Anlayış mı Göstermeliyiz? / Fikritakip
“Öncü Şahsiyetler: Seyyid Kutub ve Ali Şeriati” / [Seminer]
Kendi Semasında Tek Yıldız: Nurettin Topçu Ve Müslüman Anadolu Sosyalizmi / Ümit AKTAŞ
Bilgiden Neo-Nihilizme..: Müslüman Nihilistler / Turan KIŞLAKÇI
Gazali, İbn-i Rüşd’ü Döver mi? / T.Suat DEMRE
Dikkat! Kitap! / Heinrich BÖLL
Suruş ve Sarsılan Kalplerin Tanrısı…/ Meliha ÇELİK
Şeriati Suriye'yi Nasıl Okurdu?/ Cihan AKTAŞ
‘Ehl-i kitâp’ kimdir? / R. İhsan ELİAÇIK
Cahili Tüketim Kültürünü Aşmak Mümkün mü? – 1 / Hamza TÜRKMEN
AK PARTİ Eleştirisi / Ali BULAÇ
Din Modern Zamanlarda Nereye Gidiyor? / Dr.Abdülkerim SURUŞ
Sol İslam, İslam`ın Solu, İslam Düşüncesinde Sol / Kenan ÇAMURCU
Entelektüel, Aydın ve Din / Dr.Aliye ÇINAR
İnsanlık Suçu: Biz Filistinliler, Hakkımızı Helal Etmeyeceğiz / Hayrettin KARAMAN
Bir Seçim Yapın Arkadaşlar/ Ali SALDIRAN
Bayan Humeyni ile Bayan Şeriati... / Sibel ERASLAN
Profesör olmak; Ebu-Zer'in Kişiliğini Manupüle Etme Hakkını Verir Mi? / Muhammed CAN
Surûş, Şimdi de Şeriatî İçin İlginç Şeyler Söylüyor! / Selahaddin Eş ÇAKIRGİL
MUSEVİ NE DİYOR?/ Mir Huseyn MUSEVİ
Özgürlük şairi İkbal, İstanbul'da anılıyor
Evrim Kuramı ne anlatıyor? -2- / Bülent Şahin ERDEĞER
"İslâm Sosyalizmi"nin Serâncâmı/ Bülent Şahin ERDEĞER
Efgani ve Abduh Vehhabi Miydi? / Mehmed Akif ERSOY
“Evrim Kuramı”na Gerçekçi bir Bakış-1/ Bülent Şahin ERDEĞER
Cihan Aktaş Yakın Yabancı İran'ı anlattı/ Asım ÖZ
"İslam ve Sınıfsal Yapı" Türkçe'ye kazandırıldı
Güneye Göç Mevsimi / Stefan WEIDNER Sudanlı Kült Yazar Tayyip Salih'in Ardından…
İslam Dünyasına Evrensel Reçete: Musa Carullah / Yusuf TOSUN
Beykoz’da “Ali Şeriati” Konuşuldu
İnsanlığın Kısa Tarihi: BÜYÜK RESİM
Zehra Hanım'ın Işığını Kapatan Jip / Yıldız RAMAZANOĞLU
Mülkiyet ve İktisadi Kullanımı Üzerine/ Murat AYDOĞDU
Kapitalizmin Efendilerine Karşı Anti-Kapitalist İman! / Bülent Şahin ERDEĞER
Küresel Kibir Çetesi ve Ahlak Devrimi / Bülent Şahin ERDEĞER
İran'ın Yeşil Rasyonalizmi/ Ali BULAÇ
İranlı Göstericiler COŞKULU VE TEMKİNLİ/ Cihan AKTAŞ
İran'da Kim Ne İstiyor? / Bülent Şahin ERDEĞER
İbrahim Yürüyüşü / Ebuzer SAİD
Sanayi Toplumu ve Geleceği- Unabomber'ın Manifestosu/ Teodor KACZINSKY
“Zere, Zora ve Tezvire” (Altına, Güce ve Hileye) Karşı... / Mîr Huseyn MÛSEVÎ
Hamaney Şeriati’yi Savundu / Bülent Şahin ERDEĞER
İmam Öldü; Yaşasın Konformizm! / Mansur YILMAZ
Sağcılık, Solculuk… / M. Kürşad ATALAR
"İslami Mücadelede Öncü Şahsiyetler"
Muhammed Mustafa ve Kur’an Yerine Mevlânâ Ve Mesnevî - Egemenlerin “Problemsiz (Light) İslâm” Projesi- / İlhami GÜLER
Çölde Bir Yalnız Âdem / Rasim ÖZDENÖREN
Bilge Adam Dergisi ve İslam Bilim Hediyesi
Yeni sınıfın ideolojisi: Kariyerizm ve Konformizm / R. İhsan ELİAÇIK
Bizden Korkanlar Sizi Seviyor / İsmet ÖZEL
Dua / Dr.Mustafa ÇAMRAN
Evrensel Bir Müslüman: Cemaleddin AFGANİ [KRONOLOJİK HAYAT HİKAYESİ]
Yeni Bir Zamanı Başlatmak / Atasoy MÜFTÜOĞLU
Cemaleddin Efgani / Mehmed Akif ERSOY
Anlaşılmamış Devrim / Charlotte WIEDEMANN
Ebû-Zerr el-Ğıfârî [v. 32/652] / Prof.Dr.Hayrettin KARAMAN
Sürekli Devrim: "Direniş Teolojisi"/ Prof.Dr. İlhami GÜLER
"Din Mafyası" Şeriati'ye Saldırmaya Devam Ediyor/ Bülent Şahin ERDEĞER
İnsan Üzerine / Ali K.
ANTİEMPERYALİST BAŞBAKAN: MUSADDIK/ Altan ALGAN
Cahili Tüketim Kültürünü Aşmak Mümkün mü? – 2 / Hamza TÜRKMEN
Kur'an'ı Nasıl Okumalıyız? / Aliya İZZETBEGOVİÇ
İbn-i Rüşt'ün İzinde / Loay MUDHOON ‘Reformcu İslam Düşünürü Muhammed ŞAHRUR'
İslâmî Cemaatin Kurucu Öğesi Olarak İslami Şahsiyet / Rıdvan KAYA
Röportaj: R. İhsan ELİAÇIK :İslam'ın Politik Duruşu Sol / Müjgan HALİS
Ne Okumalı? -Dört Aşamalı Alternatif Bir Okuma Programı- / Ali BULAÇ
Musa Carullah Bigiyef’in Sünnet Konusundaki Görüşleri / Mustafa AKMAN
Gençlere Tavsiyeler / Ercüment ÖZKAN
Afganistanlısı Antipatik de Bizim "Cübbeli" Taliban Neden Sevimli? / Serdar ÖZMEN
Kendi İçimizdeki 'İkna Odaları' / İdris ÖZYOL
Fatıma, Fatıma‘dır / Emine K. ARSLANER
"Ali Şiası Safevi Şiası" Kitabının Yeni Baskısı Yapıldı
Kim Müslüman Aydın Değildir? / Abdulkerim SURUŞ
Yeşil Rasyonalizm, Sol İslam, Adalet Devleti: Zihnimiz Yeni Siyasi Kavramlara Hazır mı? / Kenan ÇAMURCU
Bir Mücahidin Kaleminden Fikir-Put Savaşı / M. Numan AŞKAROĞLU
Toparlanın, Gidiyoruz! / İsmet ÖZEL
Ebuzer: Issız Çölde Yalnız Mezar / İhsan ELİAÇIK
Sağcı Bir Şiire Doğru [mu?] / Enes MALİKOĞLU
El-Ğarra Hutbesi / İmam ALİ
Ebu'l Ala Mevdudi Türkiye'de Anılıyor / Sempozyum
GAZZE RİSALESİ / Cahit KOYTAK
Yoksulluğu Görme(me)k ve Bir İntiharın Düşündürdükleri / Serdar Bülent YILMAZ
 
 
 
 

 

nike huarache Scarpe Abbigliamento Asics nike blazer michael kors Adidas Scarpe Ray ban nike flyknit longchamp scarpe converse nike free air jordan scarpe da calcio nike cortez Cinture air max new balance Scarpe nike roshe louis vuitton Ray ban adidas oakley converse Scarpe Adidas scarpe Nike Adidas superstar air max
new balance nike air max adidas nike roshe michael kors air max nike free nike blazer new balance oakley converse Scarpe Adidas nike huarache Scarpe Ray ban scarpe converse Adidas Scarpe Abbigliamento Asics Scarpe air jordan scarpe da calcio nike free nike cortez nike flyknit

www.aliseriati.com         www.aliseriati.net        www.aliseriati.org

NETWOR YAZILIM